USD 0,0000
EUR 0,0000
USD/EUR 0,00
ALTIN 000,00
BİST 0.000

MARKA ŞEHİRİN DOĞUMU VE ÖLÜMÜ

23-10-2024
Bir ulusal televizyonun her hafta sonunda seyircileriyle buluşturduğu Marka Şehirler programında, bu hafta Midyat vardı.
Bir saate yakın süren tanıtım programı zevkle ve beğeniyle izlendi.
Midyat'ın başarılı Belediye Başkanı Veysi Şahin ; 5 yıl zarfında ilçeye kazandırdıklarını tek tek anlatmakla yetinmeyerek, kısa sürede bitirilecek çalışmalar sonunda kazandıracaklarından da bahsetti.
Midyat ;
yapılan ve yapılacak olanlarla, programın adına uygun, gerçek bir Marka Şehir olacağının görüntüsünü verdi bu programla.
Bazılarını yerinde gördüğüm, bazılarını da bu programda gördüğüm, her biri olağanüstü çaba ve gayretin ürünü olan bu kazanımlarla, Midyat'ın bir Marka Şehir hüviyetini kazanıyor olması ne kadar sevindirici olsa da ;
* mevcut tarihi yapısı,
* kültürel değerleri,
* eser zenginliği,
* mistik dokusu,
* eşsiz mimarisi ve içinde barındırdığı insan mozaiki ile bir Marka Şehir olan Mardin'in ;
* ilgisizlik,
* bilgisizlik,
* bencillik,
* liyakatsızlık,
* sorumsuzluk ve beceriksizlik sonucu, bu kimliğinden uzaklaşmakta olduğunu görmekte olmamız aynı derecede üzüntü verici hal almakta.
Başkan Şahin ;
* Midyat'ta, restorasyonu yapılan taş binaların belediyeye kazandırılarak Kültür Evi'ne dönüştürüldüğünü anlattığında, Mardin'deki çoğu eski taş binaların yıkık halini, taşlarının sökülerek başka işlerde kullanıldığını, çok büyük bir ihtiyaç olmasına rağmen Mardin'de bir Kültür Evi'nin hâlâ olmadığını anımsadım.
* Bitirilmiş ve hizmete sunulmuş iki adet, bitirilme aşamasında olan bir adet Millet Bahçesinden söz ederken, Mardin'deki parklardan birinin bir bölümünün birilerine nasıl peskeş çekildiği, diğerinin kurumlar arası çekişme nedeniyle gerçek anlamda hizmet vermediği gözümün önüne geldi.
* Midyat'ta yetişmekte olan organik ürünlerin teşhiri ve satışı için kurdukları Organik Ürünler Pazarından bahsedince, Mardin'de çok ihtiyaç duyulmasına rağmen Kapalı Pazar Alanlarının hizmete sunulmayışı aklıma geldi.
* İlçeye iki kütüphane kazandırdıklarını, üçüncüsünün de yakın zamanda hazır olacağını söylediğinde, Mardin'de hâlâ bir kütüphane olmadığını, içine birkaç kitap bırakılıp şehrin bir tarafına park ettirilmiş kürüstür bir araç ile kütüphane hizmeti verilmekte olduğunu anımsadım.
* Midyat'taki kocaman, pırıl-pırıl kent meydanı görüntüsü gelince ekrana ; bir mimari şaheser (!) olan Mardin Cumhuriyet Meydanı Projesi takıldı kafama.
* Zaten sıkışık olan şehir içi trafiğini işkenceye dönüştürüp çekilmez hale getiren asrın projesi, batıp ta bir türlü çıkamadığımız meşhur Battı-Çıktıyı anımsadım.
* Pırıl-pırıl Midyat Çarşısı, kir ve pasak dolu Mardin çarşılarını hatırlattı.
* Çalışmalar tamamlandığında Kapadokya'yı gölgede bırakacak nitelikteki Yeraltı Şehirinin çok kısa zamanda görünür hale gelmesindeki başarı ; birer tarihi hazine olan Dara ve Boncuklu Tarla konusundaki ilgisizliği çağrıştırdı.
Veysi Başkan ; ciddi ve özverili çalışmaları sonucu Midyat'ta çok şey kazandırdı. Midyat'ın çehresini değiştirdi adeta. Buna rağmen hâla yapacakları çok şey olduğunu, hazırladıkları bazı projeler için finans arayışı içinde olduklarını ifade edip, Midyat'a kazandırdıkları tüm eserlerde Belediye olarak bir katkı vermediklerini, Sayın Cumhurbaşkanı ve bakanlıkların büyük katkıları olduğunu söylerken akıllara bir soru takılıyor :
Sayın Cumhurbaşkanı ve Bakanlar , Midyat'a bu denli katkı sağlarken ; aynı partiye mensup belediye başkanı olan diğer dört ilçeye neden aynı katkıyı sağlamamış ?
Bana göre bu sorunun cevabı ; bugün TBMM Başkanı olan Numan Kurtulmuş'un Başbakan Yardımcısı iken Mardin'e yapmış olduğu ziyaretindeki bir toplantısında kendisine yönelttiğim bir soruya verdiği cevapta gizli.
Hükümetin Göbeklitepe'ye sağladığı imkanlar ve verdiği destekler ; daha büyük bir tarihi değere sahip olan Dara ve Boncuklu Tarla'ya neden verilmiyor şeklindeki soruya şu cevabı vermişti Numan Kurtulmuş :
"İstemesini bilecek ve takipçisi olmayı becereceksin"
Sonuç olarak ;
Veysi Şahin istemesini bilip takipçisi olmayı becermiş, diğerleri ya istememiş veya istemeyi bilmemiş. Bakanlıkları ziyaret ederek hatıra fotoğrafı çektirmekle yetinmiş.