?>

10 Ocak Gazetecilerin Bayramı mı?

Mehmet ÇELİK

4 hafta önce

10 Ocak Çalışan Gazeteciler Günü, Türkiye’de basın çalışanlarının haklarını güvence altına alan 212 sayılı Basın İş Kanunu’nun 10 Ocak 1961’de yürürlüğe girmesiyle ortaya çıkmış, bu tarih, gazetecilerin sosyal ve yasal haklarının tanındığı önemli bir dönüm noktası olarak hafızalara kazınmıştır.

Ancak, bu yasanın kabulü sırasında basın tarihinde “Dokuz Patron Olayı” olarak bilinen bir protesto yaşanmış, dönemin önde gelen dokuz gazete patronu, 212 sayılı yasanın getirdiği yükümlülüklere karşı çıkarak gazetelerini üç gün süreyle kapatma kararı almış.

     Bu süreçte dönemin yürekli  gazetecileri, kendi imkânlarıyla “Basın” adlı bir gazete yayımlayarak mesleklerine sahip çıkmış, patronlara adeta diz çöktürmeyi gururla, onurla başarmıştır.

Başlangıçta “Çalışan Gazeteciler Bayramı” olarak kutlanan 10 Ocak, 1971’de “Çalışan Gazeteciler Günü” olarak anılmaya başlanan bu onurlu duruş ürünü gün, bu gün, gazetecilerin çalışma koşullarının iyileştirilmesi ve basın özgürlüğünün önemine dikkat çekmek amacıyla çeşitli etkinliklerle kutlanıyor.

Günümüzde gazeteciler, basın özgürlüğü ve çalışma koşullarıyla ilgili çeşitli zorluklarla karşılaşıyor ve 64 yıl önce kazanılan basın özgürlüğü ve fikir ve düşünce hürriyetine sahip çıkma ve gelecek nesillere taşımada zaman zaman zorlanıyor. Sansür, baskı, tehdit ve hak ihlalleri gibi sorunlar, gazetecilerin mesleklerini icra etmelerini zorlaştırdığı gibi, özellikle son yıllarda, gazetecilere yönelik baskıların arttığı ve çalışma koşullarının giderek zorlaştığını, fikir ve düşünceleri paylaştığı yazıları ve yaptıkları haberlerden dolayı tutuklandıklarını görüyoruz.

10 Ocak Çalışan Gazeteciler Günü, gazetecilerin haklarının korunması, basın özgürlüğünün sağlanması ve kamuoyunun doğru bilgilendirilmesi açısından büyük bir öneme sahip olduğunu görmemek mümkün mü? Bu özel gün, gazetecilerin karşılaştıkları zorluklara dikkat çekmek ve mesleki dayanışmayı güçlendirmek için bir fırsat sunuyor gibi görünse de, bir zamanlar mesleğin onurunu kutlamak için “bayram” olarak adlandırılırken, bugün maalesef buruk bir farkındalık gününe dönüşmüş durumda olduğunu söylenebilir.

Bir gazeteciyi susturmak, yalnızca onun sesini değil, toplumun bilgiye ulaşma hakkını da susturmak demektir. Gerçekleri açığa çıkaran bir haber bazen bir ışık olur, bazen de rahatsız edici bir gerçek. Ama unutmamak gerekir ki, bu ışığı taşıyanların yolunu karartmak, toplumu karanlıkta bırakmaktır.

64 Yıl önce yüreklerini ortaya koyan ve basın özgürlüğü, fikir ve düşünce hürriyeti kavramlarına anlam katan, zor şartlar altında haklarını almayı başaran meslek büyüklerimizi saygı ve minnetle anıyorum.

Bugünü “bayram” gören meslektaşlarımın da, bayramları ı kutluyorum.

 Herkesin, bir gün  özgür basına, ihtiyacı olacağını da unutmayalım…

10 Ocak'ı Bayarm havasında kutlyacağımız günlere..

YAZARIN DİĞER YAZILARI